18 Eylül 2017 Pazartesi

Bir Göztepe Hikayesi

Bundan tam 14 sene önce başladı karanlık günler GÖZTEPE'miz için süper ligden amatör lige kadar ne olursa olsun takımını yalnız bırakmayan CEFEKAR ŞANLI GÖZTEPE TARAFTARI nolursa olsun takımını yalnız bırakmadı amatörde bir and içtiler döneceklerdi o ıssız köşelerden.Bu yeminlerini ''İSYAN MARŞI'' ile süslediler.Ve de tam 14 sene sonra artık karanlık günleri geride bırakmış TFF 1.LİG PLAY OFF FİNALİ'ni başarı ile geçen Sarı Kırmızı lı takımımız artık dönmüştü o ıssız kuytu köşelerden. GÖZTEPE artık Süper denilen o ligdeydi.Lig işte şimdi süperdi.Takım kadrosu yeniden oluşturuldu teknik direktör getirildi. Başta teknik direktör tarafatarın kafasında ne kadar soru işaretide bıraksa Lig başladığında kendini kanıtlayacaktı.Ve nihayet o gün geldi Fenerbahçe maçı ile düşüşe geçen takımımız tekrardan 22 Ağustos tarihinde Fenerbahçe maçı ile süperlig e geri dömüştü.Ancak ilk 2 iç saha maçında cezalı olan taraftarımız kalbinin stadda olduğunu  futbolculara hissettirdi.Seyircisiz iç saha maçlarında bir beraberlik bir galibiyet alan GÖZTEPE'miz sonunda süperligde taraftarına kavuşacaktı.Biletler satışa çıktı 3 dakika gibi kısa bir sürede tükendi.Sosyal medyada gerekli çağrılar yapıldı ve nihayet o gün geldi.Bir gece önceden takımına kavuşacak olan ŞALI GÖZTEPE TARAFTARI heyecendan uyuyamadı.Sopalı bayraklarını ve kırmızı formalarını giyen taraftarımız akın akın stada geliyordu.Göztpe'nin 14 senelik Süperlig hasreti artık bitmişti.Şanlı Taraftar tirbünde yerlerini aldı ve hakemin düdüğü ile birlik ıssız kuytu köşelerde yazdıkları o marşı bu sefer mutlu coşkulu bir şekilde hepbir ağızdan haykırdı.Göztepe zor olanı başarmış ligde daha yeni bir takım olmasına rağmen 5 maçta toplam 10 puanı hanesine yazdırarak 5.haftada 3.lük koltuğua yerleşti.Böylelikle teknik direktörümüzde kendini fazlasıyla kanıtlamış oldu.
BAŞARILAR GÖZTEPE
GÖZTEPE DÜNYASI EDİTÖRLERİNDEN KAAN ŞAHİN ŞENOL

13 Ağustos 2017 Pazar

İyi miyiz, kötü müyüz?



Dün alınan beraberlik iyi  bir sonuç mu? Bu sorunun cevabı görecelidir. Kimi için harika bir sonuç, kimi için normal,kimine göre  vasat. Aklı hala amatörde kalanlar için harika sonuç. Kolay değil, köy takimlarıyla oynamak! Adı duyulmamış yerlere gidip oynamak. Fakat realist yaklaşırsak normal sonuç. İstatistik bilimi son zamanlarda epey bir gelişme kaydetti ve sporun her dalında neredeyse ilk öncelik haline geldi. Son 5 deplasman maçında Fener'in lige başlangıç maçlarında hiç kazanamaması, Göztepe'nin de son altı Süperlig açılış maçında hiç yenilmemesi bir cok bahis sitesinde tahmini skorun 1-1 veya 2-2 olacagi yönündeydi. Ne hikmetse 2-2 bitti. Kahin mi bu adamlar? Hayır bunun adı istatistik bilimi. Yuksek beklentili  ve duygusal bakanlar için vasat sonuç.

Nasıl olmasın ki? Fener'in ilk attığı gol ofsayt ve son dakikalarda Göztepe çok gol kaçırdı. Kelebek etkisi teorisi onlar için önemsiz! Yani maçın herhangi bir zamanında olan bir olay olmasaydı geri kalanı bundan etkilenmez aynen gerçekleşirdi :)

Şimdi olayın genel çerçevesi bu.
Bir de maçı, maçın kendi dinamikleri içerisinde değerlendirelim.

Maçın başında ofsaytta olsa derinlemesine defans arkasına atılan  toplarda stoperlerimizin yavaş kaldığını gördük. Uyum sorunu zaten bariz ve aslında normal.
Defanstan yay önüne düşen topun ters falso ve şiddeti bir de Volkan'ın bu topu yakalarım özgüveni reflekslerine  kurban oldu. Güzel gol oldu. Castro'ya bir parantez açmak istiyorum. Gerçekten sahanın en iyisiydi. Castro bu sene bu takımın yeni lideri olacak gibi! Pozisyon bilgisi, soğuk kanlılığı, fırsatçılığı ve raket gibi kullandığı ayağı göze çok batıyor.

İlk yarı itibari ile 45. dakikada  yakaladigimiz net bir pozisyon dışında genelde tek toplarla hızlı kontra ataklarla  tehlikeli olmaya çalıştık. İkinci yarı yine bu yola devam ederken Fenerbahçe defansının yaptığı büyük hatayı Scarione  affetmedi. Bu yıl Scarione  iddia ediyorum 10 golden fazla gol atar. 2-1 öne geçtikten sonra duran toptan çok saçma bir gol yedik. Deve gibi Fenerlileri alan savunması karşılayan takımımız bedavadan gol yedi. Martin'in attığı gole bakarsanız o topa vuramasa  arkada vuracak bomboş iki Fenerli daha vardı. Son yarım saat sıkıcı ve pozisyon fakirliği çeken bir mac izledik. İki takim da lige hazır değildi. Sonuç adaletli oldu sanırım.

Takımımıza derhal bir sol bek gerekli.  Teknik Direktör Tamer Tuna maçtan sonraki basın toplantısında bu konu hakkında müjdeyi verdi ve pazartesi Traore ile imzalar atılacak dedi. Fakat Göztepe'de bence hala eksiklikler çok. Bunu soylerken baska transferler de yapilsin anlaminda demiyorum. Taktik ve fiziksel eksiklikleri kastediyorim. Örnegin defans bloklarında kopmalar oluyor ve takım  önde baskı yiyince çok top kaybediyor.Defans arkasına atılan toplarda stoperler gecikiyor. Kalecinin defans ile bariz bir uyum problemi var. Bu duran toplarda çok göze çarptı. Orta sahada tek topa dayalı futbol oynuyoruz ama oyunu yeterince kanatlara acamıyoruz. Bekler hücuma katkı veremiyor. Bu maça Ghilas yerine Halil ile başlansaydı sol çizgiyi iyi kullanabilirdik. Ghilas sürekli ortaya yönelerek kanadı çok ihmal etti. Santrafor kimliği baskın çıktı. Gouffran'de de buna benzer bir sıkıntı vardı. Aslında sahadaki takim tam 4-3-3 takımıydı. O ayrı konu..

Göztepe'yi dün beğendik mi? Dün 4 bira içtikten sonra çok iyidi, ama bu sabah uyandım ve gerçeklerle yüzleştim. Bu takım lige hazır değil. Bir takim kendi sahasında %36 topa sahip oluyor ve maç boyu sadece 4 şut atıyorsa kötüdür be kardeşim. Skor yanıltmasın. Umarım en kısa sürede eksikliklerimizi  tamamlarız.Fakat futbolcuların hırsı ve kararlılığı müthişti. Bazen işte en önemli etmen bu olur. Ve bu etmen az kalsın belki bize maçı bile kazadırabilirdi.

İlk haftadan fazla yüklenmeyelim hadi. İlk hafta puanla başlamak çok önemliydi. Bu arada taraftarımıza dikkat çekmeliyiz. Seyircisiz bir maça Kemalpaşa'daki otelden neredeyse  Doğanlar Stadına kadar yüzlerce taraftar takımımıza eşlik etti ve destek oldu. İste bu yüzden Göztepe çok büyük!


Cihan Gencer/ Göztepe Dünyası/ Çamdibi İZMİR


12 Temmuz 2017 Çarşamba

İlk kampımız sona erdi

Selçuk şahin goztepe


14 yıl aradan sonra Süper Lig e dönen GÖZTEPE transfer konusunda temkinli adımlarla ilerlerken bugün itibariyle  yeni teknik direktör Tamer Tuna önderliğinde  Urla da ki hazırlıklarını tamamladılar. Urla da hazırlıklar sırasında çeşitli testlerden geçen oyuncularımız Süper Lig e en iyi şekilde hazırlandılar. Yapılan antrenmanlarda CATPULT Gerçek Zamanlı GPS ve Sporcu Performans Takip Analiz Sistemini kullanan teknik ekibimiz,sporculara giydirilen özel yelek sayesinde sporcuların nabızlarını, hızlarını,kat ettikleri mesafeleri,yorgunluk ve yüklenme durumlarını, hızlanmalarını, yavaşlamalarını,depar sayılarını,harcadıkları eforu,ve bunun gibi yüzlerce parametreye ulaşabiliyor ve bunu da antrenmanlarda Sentia Analiz Sistemi ile kaydadilen vidolar aracılığıyla eşleştirerek takiplerini yaptı.Cuma günü Avustrya ya gidecek olan takımımızın AVUSTRYA PROGRAMI İSE ŞÖYLE:
16.07.2017
GÖZTEPE-FC ZURİH
19.07.2017
GÖZTEPE-GENOA
22.07.2017
GÖZTEPE-FK JABLONEC
26.07.2017
GÖZTEPE-AL SADD
Transfer konusunda kesinleşen isimler ise
ANDRE CASTRO
AXEL NGANDO
SELÇUK ŞAHİN
Belirlenen fikstürde ilk maçını kendi evinde Fenerbahçe ile oynayacak olan maça GÖZTEPE seyircisi alınmayacak.Fenerbahçe ye ayrılan kontenjan ise 302 olarak belirtildi.Bunun yanında alınan cezalar gereği Antalya ya maça giden taraftarlarımızın deplasmandaki ilk maça da giriş yapamayacak.2.ev sahibi olacağımız maç ise Trabzonspor ile olacak ve ne yazık ki yine Göztepe taraftarı stada alınmayacak.
 Yeni teknik direktörümüz TAMER TUNA VE TÜM TAKIMA SÜPER LİG DE BAŞARILAR DİLERİZ

 Kaan Şahin Şenol/GöztepeDünyası

Bu yazıda alınan asıl kaynak kulubümüzün resmi sosyal medya hesaplarıdır

1 Temmuz 2017 Cumartesi

Transferin acelesi var mı yok mu?

cihan gencer

''Nerede o eski bayramlar!'' derken; çocukluğumuzun o neşeli ve hoyrat yıllarını ararız. Bu yıl  aklıma: ''Nerede o eski transfer sezonları!'' diyeceğim hiç gelmezdi. Yaprak kıpırdamıyor yahu!

Transfer sezonu açılalı tam iki hafta oldu. Bu arada 2017-2018 sezonuna başlamaya da tam 40 gün kaldı. Takımımız bir kaç gün sonra 3 Temmuzda Urla'da  ön kampa,  ardından  Temmuz ortasında Avusturya'ya sezon öncesi  kampına gidecek. Bu demek oluyor ki yarından sonra kamp var.

Bugün basında 4 isim çok ön plana çıktı. İkisi kendi ülkelerinde küme düşmüş takımların oyuncuları.
Birisi yakından tanıdığımız Gaziantepspor'un santraforu Ghilas, öbürü ise Bastia'nın yedek 10 numarası Kamerun asıllı Fransız vatandaşı Axel Ngando. Diğer isimler ise Kasımpaşa'da forma giyen tecrübeli ortasaha Andre Castro ve herkesin tanığı Selçuk Şahin. Bu arada Selçuk'un Alaçatı'da tatilde olduğu ve sağa sola yok anlaşmadık diye söylendiğini duydum. Duyumlara göre haber yapmak ne derece doğru olur bilmem ama bu bir köşe yazısı sonuçta. Castro ise İstanbul takımlarının kıskacında hala bocalıyormuş sözde. Piyasa artırma çabaları deyip geçiyorum.

Zaten Sayın Sepil geçen hafta Bein Sports'a konuk olduğu programda Fransa pazarı popüler demişti. Daha önce de yazdığım gibi, 1 aydır Fransızca konuşan yabancılar ön planda olur demiştim. Gelen dedikodu ve haberler de bu rotada ilerliyor.

Aynı mülakatta Sayın Başkan  Süperlig gelirlerinin %50 artmasıyla birlikte transfer piyasasının da paralellik göstererek aynı oranda artmış olduğundan yakınmış, acaba geç kaldık mı sorusuna ise; diğer takımlar da beklemede demişti. Bir kaç gün önce sabırsızlanan ve akrostişli bir şiirle transfer isteğini dile getiren bir taraftarımıza kulüp aynı şekilde ''Az Kaldı'' diyerek cevap vermişti.

Zaman iyice daraldığına göre arka arkaya transfer haberleri duyacağız demek oluyor. Bir başka bakış açısına göre zamanın dar olması, aceleci ve yanlış transferlerin gerçekleşme ihtimalini arttırıyor. Zira lige yeni çıkmış bir takım olarak, lige tutunan bir takım kurmak için kararsızlıklarla dolu bir periyottan sonra az kalan zamanda hatalı transfer yapma şansı artmaktadır. Tam tersine bakış açıları da var. İnce eleyip sık dokunduğu ve transferin son anda bile olsa yapılabileceği, nokta transferlerin araştırma sürecinin bir sonucu olabileceği düşünülüyor. Aslında bana göre bu görüşlerin hepsi kendince haklı. Bildiğim tek şey, bu dönemi nasıl geçirirsek geçirelim ilk yarı işler yolunda gitmezse bugün yapılan planların ve söylenenlerin tam tersine işlerin de devre arasında olabilme ihtimali. Nihayetinde futbol sonuç oyunu. Ligin ilk yarısını son 5 içinde geçirirsek çanlar çalar, ne teknik ekip kalır ne de sistem ve felsefe. Yetiş Yılmaz Vural olmaz umarım!

Cihan Gençer / Göztepe Dünyası / Çamdibi-İzmir 

22 Haziran 2017 Perşembe

Artık bir şeyler yazalım

cihan gencer

Yoğun bir ay atlattık
Üst üste oynanan Boluspor maçları playoff finali derken gelen şampiyonluk ile birlikte 5 Haziran kutlamaları, 14 Haziran kutlamaları sonrasında ise video düzenlemeleri ve uzun geceler...

Hayatımdaki Değişimler
Sevgili Göztepeli kardeşlerim. Yoğun bir tempodan çıktık ve ancak yazmaya fırsatım oldu. Kurucusu olduğum Göztepe Dünyası sayfamız hızla büyümeye ve daha kaliteli isler gelmeye devam ederken, Mayıs ayında aldığım bir kararla Göztepe.Net'e geçtim. Daha önce çok daha fazla sayıda beğenisi olan sayfalar bana çalışma teklifi yaptığı halde neden Göztepe.Net'i  tercih ettim? Buna kan uyuşması diyebiliriz.Açık konuşayım bu tercihimin temel sebebi sevgili dostum Metin Gezici, değerli abim Can Düzyatan ve kaliteli ekibinin azmine, dürüstlüğüne, ahlakına, zekasına, yeteneklerine, hırsına ve takım ruhuna bizzat şahit olmam oldu.Veli Şekerci, Hasan Sözeri, Fatih Karakaya, Ersan Çelik, Berkan Arslan gibi kaliteli editör ekibi, Oytun Nalbantoğlu, Serdal Muslu ve Yenal Ulusoy gibi kalemi keskin yazar kadrosu, İsmail Öztürk gibi tribün emekçisi bir fotoğrafçısı var. Böyle kaliteli arkadaşların olduğu bu oluşuma katılmadan sonra video işleri ağırlıklı olmak üzere önce editör sonra da kısa sürede yönetici konumuna geldim. Bu arada editör kadromuza Sait Serdar Şen, Volkan Yiğit,  Galip Kayaçetin, Mustafa Numan Ataçay gibi arkadaşlarımız katıldı. (Volkan Yiğit, olcak bu cocuktan olacak :) )Göztepe sosyal medya platformlarındaki en kaliteli ekiple çalışmaktan gurur duyuyorum.

Göztepe Gündemi
Yaklaşık iki haftadır yazılan çizilen onlarca isimden hala bir kişi bile resmi imza atmış değil. Anlaştığımız Teknik Direktör Tamer Tuna ise neredeyse 1 hafta sonra bugün imza attı. Takım içindeki iç transferler ve gidecek futbolcular belirlendi ama yaprak kıpırdamıyor. Zaten geç başlayan transfer sezonu start verileli  6 gün oldu. Dedim ya yaprak kıpırdamıyor. Her ertelenen transfer günü kalan günlerin sıkışık geçeceğini gösteriyor. Şurada 50 gün kaldı ligin başlamasına. Stadyum hala net değil bu arada. Şimdilik aklıma gelenler bunlar. Sağlıcakla kalın.

Cihan Gençer / GöztepeDünyası / Çamdibi-İzmir

24 Mayıs 2017 Çarşamba

Göztepemiz Süper Lig Hasretiyle Boluspor Karşısında!

Göztepemiz 1 Boluspor 0

Sezona şampiyonluk hedefiyle başlayan, fakat genlerimizde olan isyan, inat, her şey' i yaşatma geleneği sebebiyle bize play off heyecanı yaşatacak olan takımımız bizleri yeni anılara sürüklüyor!
Boluspor ile önce Doğanlarda ardından pazartesi günü deplasmanda şampiyonluk için kapışacak takımımız bugün hazırlıklarını tamamlıyor!
Teknik ve taktik konularda büyük mücadele yaşayacak olan takımlardan Göztepemizde topçuların yanı sıra taraftar yıllar sonra ilk defa bu kadar yaklaştığımız şampiyonluk mücadelesi için kendine güveniyor!
İç saha da; 3 mağlubiyeti bulunan takımız ligin ilk yarısında Umut NAYİR' in son dakika da penaltıdan attığı gol ile Boluspor u mağlup ederek şampiyonluk yarışına tutunmuştu! Urfa da son dakikada atılan goller ile şuan bu mücadeleyi vermeye hak kazanan takımımız ve taraftarımız 90 dakika değil 180 dakikalık motivasyonla sahada ve tribünde yerini alacak!
Büyük Göztepe taraftarına ve futbolcu kardeşlerimize çağrımız;
Bu takım, yarını belirsiz günlerden buraya geldi, bu takım, kendini kulüp binasına zincirleyen gençlerle, anaların göz yaşları ile demir parmaklıklar ardına paha biçilemez olan özgürlüğünü feda edenlerle buraya geldi! 50 derece, kavurucu İzmir sıcağında imza toplayan, aşkına, armasına bağlılığı' nın, Dünya da eşi benzeri görülmeyen, bu taraftar; Takımından yarım saniye bile motivasyon kaybı olmadan olanları unutmadan, isyanını zaferle birleştirmesini istiyor! Göztepe' nin kıymetini Göztepeden gidince anlarlar çoğu zaman. Ama, siz futbolcu kardeşlerimiz, yaşanmış ve yaşanacak tüm şampiyonlukların en büyüğüne çok yakınsınız, yaşayınca anlayacaksınız..!


Sait Serdar ŞEN/ Göztepe Net Editörü

15 Mayıs 2017 Pazartesi

Geçen Yıl Bugün ne Yazmıştım?



15 MAYIS 2016- ARŞİV




ŞAMPİYON İZMİR

Sene başında ''Atatürk Stadında Karabük maçında şampiyonluk kutlarız'' diyorduk. Evet, bir kutlama oldu ama Karabükspor kutladı. Göztepe ligi 13.sırada bitirdi. Ligin en pahalı takımıydı.

Şampiyonluk hedefi ile yola çıkan Karşıyaka küme düştü.

Altınordu ise en az playoff oynarız iddiası ile başladığı ligi inişli çıkışlı performansı ile 10. sırada bitirdi.

Altay mali yıkımla birlikte 3.ligde 19 yaş ortamalı takıyla ligde kaldı ve başarılı oldum diye seviniyor.

Bucaspor 2.ligde son maçta küme düşmekten kurtuldu ve 3.lige düşmediği için deli gibi sevindiler.

Menemenspor 2.ligde kurduğu pahalı kadroya rağmen playoffa dahi kalamadı.

İzmirspor Bal liginden süper amatöre düştü.




Evet bu yıl tartışmasız Türkiye liglerinin en başarısız şehri İzmir. Peki İzmirliler bu durumu nasıl karşılıyor.

Kartal Yuvalarından, GS Storelardan Feneriumlardan alış veriş yaparak. Bugün %99 Beşiktaş şampiyon olacak. İzmirliler(?) arabalarına atlayıp o mağazalardan aldıkları ürünlerle İlçe merkezlerine ve şehir merkezlerine gidip eğlenecekler. Sabahlara kadar zafer şarkıları söyleyecekler. Diğer İzmirliler(?) de kaçan şampiyonluğa üzülecek elbette. Bazı sarı kırmızı İzmirliler(?) de ''Fener olacağına iyi ki beşiktaş oldu haa hahaha haaa!'' deyip Beşiktaşlılarla eğlenecekler. Fenerlilerle dalga geçecekler. Tıpkı geçmiş senelerdeki o benzer manzara gerçekleşecek. Elinde bayraklar ile zafer şarkıları ile kordonda dolaşan İzmirliler(?) Sanal alemde şampiyonluklarını formaları, yemek masaları, içki alemleri, formalı bebek fotoğrafları, toplu selfieleri, garip kostümleri, atkıları... kısacası mutlu fotoğrafları ile kutlayan İzmirliler(?) Şampiyonluğunuz kutlu olsun İzmirliler(?)



Cihan Gençer/ Göztepe Dünyası / Çamdibi/İzmir

14 Mayıs 2017 Pazar

ÖZLEMİŞİZ


Son 5 dakika gönül rahatlığı ile maç sonunu kanser olmadan izleyebilmeyi,
Uzun zamandır iyi bir takım oyunu görmeyi,
Full stad herkesin ayakta heyecan içinde olduğu muhteşem atmosferi,
Taraftar, futbolcu, malzemeci, başkan ve yöneticilerin yüzünde sevinçten çiçekler açmasını,
Stadyum çıkışı bütün herkesin çoşku ile kornalar sirenler eşliğinde Göz Göz çekmesini,
Sevinçten hiç tanımadığımız insanlarla kucaklaşıp omuz omuza besteler okumayı,
Alkışlamaktan ellerimizin avuçlarımızın, bağımaktan gırtlaklarımızın patladığı anları,
Hatta Gosso'nun gol atmasını,
Jahovic'in gol kaçırdıktan sonra gülümsemesini,
Tayfur'un rakiplerini çalım manyağı yapmasını,
Halil'in fırtına gibi kanattan uçup ortalar yapmasını,
Her Şeyden öte 1 yarı bile olsa inanan ve savaşan bir takım görmeyi

                          Çok Özlemişiz!

Ama en çok şampiyon olup kırk gün kırk gece eğlenip İzmir'i Göztepe diye inletmeyi özledik!
Hem de çok özledik! ÇOK!

Cihan Gençer / Göztepe Dünyası / Çamdibi-İzmir

6 Mayıs 2017 Cumartesi

Mersin İdman Yurdu Maçı ne olur?


Neredeyse küme düşmeyi garantilemiş Mersin İdman Yurdu'nu yenip yenemeyeceğimiz sorgulanırken Yılmaz hoca 9 da 9 ve  7 de 7 lerden sonra şimdi de 3 te 3 dedi. Okan Buruk gittiğinden beri hocamız kadroyu  hiç bozmadı.Yapılan yanlışları bireysel hatalara bağlıyor hocamız.Halbuki cümle alem bu takımın topyekün bayatlamış olduğunu görüyor.Bakalım 3 hafta kala toparlanıp bizi mahçup edebilecekler mi? Yanılmayı hiç bu kadar istememiştim.

Mersin Maçı ne olur?

Mersin İdman Yurdunu bu hafta mağlup edersek küme düşmeyi garantileyecekler. Aslında bizi yenseler bile bu hafta olur ya Bandırmaspor da Sivas'ı yenerse yine de küme düşmeyi %99 garantileyebilirler. Bu anlamda acayip moralsiz ve tahminim as oyuncularından yoksun bir rakip karşımızda olacak. Şehir inancını daha sezon başında alınan farklı mağlubiyetlerle kaybetti ve daha ligin 2. haftasında bu sene banko düşecek takım gözüyle bakıldı. Taraftarları sezon boyunca bunu kabullenmişcesine Mersin'i tribünlerde çok az desteklediler. Mersin Şehri aslında bu sıralar futbol dışında farklı şeylerle uğraşmakta. Suriye iç savaşından bu yana şehir muhacir yığını. Ortalık Suriyeli Göçmenden geçilmiyor. Bu yüzden başta işsizlik gibi temel sosyal problemleri artan bir şehir ve ilginçtir ki son yıllarda aşırı iç göç alan şehir, başka şehirlerimize  iç göç vermeye başladı. Mersin'in nüfusu 1.8 milyon kişi ile Türkiye'nin en kalabalık 10. kenti olmasını sağlamıştır.  Orada işler karışık anlayacağınız.

Bizim ise derdimiz başka. Onlarda olmayan her şey bizde var. Para, taraftar, hedefler, vizyon... Biz Süperlige direkt çıkma hedefi koymuş bir takımdık ve şu an 8. sıradayız. Hedeflerimiz gereği bu maçı da mutlaka almaktan başka çaremiz kalmadı.

Özetleyecek olursak; bir tarafta yenilse de yense de neredeyse tamamen umutları sönmüş bir camia onur maçına çıkacak, diğer tarafta, ilk 2 hedefinden şaşmış, bari playoffa kalıp çıkarım hedefine yönelmiş, Süperlig için ölüm kalım maçına çıkacak. Yenip geleceğimize inanıyorum.Zaten bu hafta da bir deplasman galibiyeti alamazsak bu iş biter.

Ahlar Vahlar

16. haftada kapanan ilk yarıyı 31 puan ile lider bitirdikten sonra oynadığımız 15 maçtaki puan durumuna göre sadece 15 puan toplayabilmişiz ve o puan durumuna göre 16.sıradayız. Yani Lig ocakta başlamış olsaydı şu anda küme düşüyorduk.

İlk önce 90+larda gelen ve bizi kanser eden golleri kalemizde görmeye başladık. Puan kayıpları ardı arkasına gelirken rakiplerimizin de beceriksizliği bir nebze olsun gönlümüze su serpmekteydi. Sonra tamamen donuk futbollar başladı. 3 hafta üst üste alınan mağlubiyetler bardağı taşırdı ve Okan Buruk gitti. Sonra tecrübeli teknik adam Yılmaz Vural geldi. Onun da hali ortada.6 Maçta 2 galibiyet 4 mağlubiyet. Son 9 maçta 7 mağlubiyet 2 galibiyet. Vah vah vah! Hala şampiyonluktan bahsedebilir miyiz? Bilmiyorum! Mersin'i yensek ne olacak? Boluspor, Ümraniyespor ile Altınordu armut mu toplayacak?

Kim Oynamayacak

Yeni Malatya maçında kırmızı görüp 3 maç ceza alan Lokman ile Sivasspor maçında kırmızı kart gören Gençer bu maçta oynayamayacaklar.
Adis Jahovic sarı kart cezalısı olduğu için bu maçta o da forma giyemeyecek. İşimiz Umut Nayir'e ve becerilerine kaldı anlayacağınız.

Cihan Gençer / Göztepe Dünyası / Çamdibi-İZMİR

4 Mayıs 2017 Perşembe

Bayat Göztepe

göztepe 0-1 sivaspor


Dün Göztepemiz evinde Sivasspor'u ağırladı ve beklentilerin çok aksine, sahadan çok kötü bir futbol oynayarak 1-0 mağlup ayrıldı. İşin en vahim tarafı Sivasspor da maç boyunca etkisiz ve ruhsuzdu. Dün anlayacağınız kötünün kötüsü olan taraf bizdik.

Maça dönecek olursak iki kırmızı kartın çıktığı ve kısır poziyonların, sürekli top kayıplarının olduğu bir maçtı. Oyun sık sık durdu. İki takımda bariz bir şekilde orta sahada 3 pas yapamadı. Şampiyonluk mücadelesi veren 2 takımın bu oyunu aslında bize TFF 1. Ligin de ne kadar kalitesiz ve yavan bir lig olduğunu gösteriyor. TRT spikerleri yayıncı kuruluş olması ve bu lige para harcamasından dolayı sadece puan durumunu ele alarak dünyanın en rekabet dolu ve mücadeleci ligi diye allayıp pullasa da, yemezler kardeşim, yemezler! Kabağı bize musakka diye kakalayamazsınız! Göz var izan var! Ortada ne futbol var ne de adam gibi futbolcu. Futbolcu demişken bu Fransa 2. Liginden son 3 yılda kaç oyuncu geldi haberi olan var mı?

Türk futbolu adına sevindirici olan taraf Menejerlerin başarısı. Alkışlayın menejerleri!Daha güçlü! Daha yüksek sesle! Şak şak şak şak şak.... Çok muazzam işler yapıyorlar. Mesela bir menejer var TFF 1.Ligde 10 tane takımın teknik direktörünün menejeri. İsmi lazım değil.

HİKAYE ANLATMASINLAR

Maç bitti ben işim gereği yaklaşık 45 dakika daha stadyum ve çevresinde bekleyip gözlem yaptım. Sporcu çıkışında beklerken bazı futbolcularımızın münferit çıkış yapıp gittiklerini gördüm. Kimisi takım arkadaşıyla, kimi annesiyle, kimi sevgilisiyle kimisi de arkadaşlarıyla stadyumdan ayrıldı. Surat ifadelerine baktığımda; ben buz gibi oldum. Sadece annesiyle çıkan çok genç arkadaşımızın yüzü limon satıyor ve morali çok ama çok bozuktu hakkını yemeyeyim. Diğerleri?
-Abi diğerleri sanki Lunaparktan çıkmışlar!

Üzgünüm ama arkadaşlar şunu söyleyeyim biz bu adamlarla playoffa falan gidemeyiz kandırmayalım artık kendimizi. Haftalardır destek destek nereye kadar. Yutkuna yutkuna yazdığım yazılara acıyorum şu an.

YILMAZ HOCA BASIN TOPLANTILARI YAPMASIN DAHA İYİ

Hocam 9 da 9 dedin, olmadı. 7 de 7 dedin olmadı. Rakiplerinin hepsine yenildin. Ne desen olmuyor hocam. Yorma artık kendini. Çıkma basın demeci verme daha iyi. Un var, şeker var, yağ var, irmik var ama helva yapamazsın işte çünkü raf ömrü bitmiş bunların. Bayat! Bayat!

Biz arma sevdalıları:
-Mahallede oynasan Göztepem, kaldırıma çıkıp GÖZ GÖZ çekeriz.
-Göztepe bu her şeyi yaşayacaksın der, dertlenip dertlenip içimize atarız ama yine de geleceğe hep ümitle bakarız. Çünkü biz maç başı paralar için değil, rant, randıman, mevki, makam için değil karşılıksız gönülden bu takımı severiz ve destekleriz.

Muhatablarına bir bukle!

Siz caddelerde gezerken altınızda son model bir araba!
Biz ise şiir okurduk ucuz meyhanelerde bir bardak şaraba!

Cihan Gençer/ Göztepe Dünyası / Çamdibi-İzmir

30 Nisan 2017 Pazar

Uyu Uyu Yat Uyu

yeni malatyaspor 1 göztepe 0


SAHADA GEZİNDİLER

Sezonun en kritik maçının özeti başlıkta belirtildiği üzere gerçekleşti. Maç boyunca çelimsiz korkak ve beceriksiz mahalle çocuğu görüntüsünde olan takımın sanki futbol topunu sahaya o getirmiş de zorla oynatmak zorunda kalmışlar gibi bir havası vardı.Bariz penaltımızın verilmediği ve pozisyonun içinde Malatyalının  ellinden  sekmesiyle önüne düşen topa saçma bir plase vuran Halil'in pozisyonu hariç 1 tek ciddi gol pozisyonu yakalayamadık. Bu arada sürekli defans güvenliği kompleksli bir Malatya yerine sahada hücum oynayan bir Malatya olsaydı iddia ediyorum en az 3 gol yine yerdik. 1-0 dirençli bir skor gibi gözükse de bu maçta sahada kalite adına sadece 5 dakika top oynayıp gol atan bir Malatyaspor haricinde hiç bir şey göremedik. Malatya da cacıktı anlayacağınız.

Deplasmanda 5 maçtır mağlubuz. İçerde iyi mücadele ortaya koyan takım deplasmanda ruhsuzlar ordusuna dönüşüyor. Gece ile gündüz kadar arasında  fark eden nasıl bu kadar tutarsız bir futbol oynayabiliyorlar? Hayret ki ne hayret!

YILMAZ HOCA 

Maçtan sonra basına demeci
''-Maç öncesinde baktığımızda 2 takım için de final maçıydı. Kazanırsak ikincilik şansımızı sürdürecektik. Bugün sabırlı oynamamız gerekiyordu. Oyunun büyük bölümünü kontrollü bir şekilde götürdük. Rakibimize pozisyon verdiğimiz anlar ise hücuma çıkarken yaptığımız top kayıplarından kaynaklandı. Golü kalemizde gördükten sonra taktiksel anlamda hamleler ve oyuncu değişiklikleri yaptık. Sonuç olarak çok önemli bir maçı kaybetmiş olduk, üzgünüz. Bu maçı unutup Sivasspor maçına hazırlanmaya başlayacağız.''

SOSYAL MEDYA KARIŞTI

Dün mağlubiyetin faturasını kime çıkaracağını şaşıran öfkeli taraftarlar önüne gelene sallarken ortak Günah Keçisi maalesef bulunamadı. Kimi Başkana ilişemediğinden yanındaki yöneticilere sallarken, kimi Başkanla bir menfaati olmadığından ona da, yöneticilerine de salladı. Teknik kadro ve Yılmaz Vural'a sallayanlar da az buz olmadı ama aslan payı futbolcuların idi. Hatta futbolcuların bu formsuzluğu sırasında bu kadroyu kuran Okan BURUK'a da çok miktarda hakaret vardı. Durum bu yani. Günah Keçisi arandı durdu. 90+da gereksiz yere kafa atmamış da olsa rakibine horozlanıp oyundan atılan Lokman yırttığı formadan sonra bir çok dikkatli Göztepeli tarafından eleştirildi. Bu eleştireler hakaretlere kadar vardı. Lokman İnstagram hesabından daha sonra bir özür yolladı.

Tarafımdan arkadaşa bir not:
  ''-Lokman o forma kutsaldır nasip olmaz herkese!''

MAÇIN HAKEMİ METE KALKAVAN

Bu kadar pozisyon kısırı bir maçta bariz 3 defans oyuncumuzu cezalı duruma düşüren kritik 3 kart çıkartan hakemin ben iyi niyetine inanmadım. Pozisyonların hiç biri o kartları hak edecek sertlikte veya pozisyonda değildi. Anlaşılan Sivas maçına hazırlık yollanan bu hakem görevini layıkı ile yerine getirdi. Şimdi bu arkadaşı iyi takip edelim bakalım bu hafta hangi maça atanacak.

BOLU DA GALİP

Hakem skandalı dolu bir diğer maçta Boluspor rakibi Balıkesirspor'u deplasmanda yenmeyi başardı. Maçta bariz 2 penaltısı verilmeyen Balıkesirspor isyanlarda maçı bitirdi. 2-1 iken Andre Santos'un ayağından 1 penaltı kaçıran Bolu maçı hakem kıyaklarıyla bitirebildi.

Şimdi Bolu da galip. 3 gün sonra Sivas maçını da kaybedersek ayıkla pirincin taşını. Dün herkes zaten direkt çıkma düşüncesinden vazgeçti. Zaten Matematik de ortada. Bari playoffa tutunalım...

Cihan Gençer / Göztepe Dünyası / İzmir- Çamdibi


26 Nisan 2017 Çarşamba

Sezonun en kritik maçı

göztepe adis jahovic


DEMİRSPOR MAÇI İLE BİRLİKTE


Son Adana Demirspor maçında kolay pozisyona girebilen ve orta sahada oyuna hakim olup az pozisyon veren bir Göztepe ile karşılaştık.Yediğimiz 2 gole ayrı parantezi maçtan sonra Teknik Direktörümüz Yılmaz Vural ''şanssız goller'' tabiri ile açtı. Açıkçası Bandırma'daki hayal kırıklığından sonra neredeyse 180° pozitif yönde değişen bir futbolu galiba çok az kişi bekliyordu. Gece ile gündüz kadar açık olan bu farkı görmek bütün taraftarlarımızı kalan 5 hafta öncesi müthiş ateşledi. Bu kıvılcımı yaratan başta Başkanımızı, teknik heyetimizi ve emeği geçen, terinin son damlasına kadar savaşan futbolcularımızı canı gönülden kutlamak isterim. Taraftarımız yine her zamanki gibi olağanüstü bir destekle tribünlerde 90 dakika takımı desteklemeye devam etti.


RAKİPLER HAFTA SONU BİZE ÇALIŞTI


39 yıl sonra Adana Demirspor'a karşı resmi maçlarda alınan ilk galibiyet sonrası sosyal medyada dönen ''Geç kalınmış Diriliş'' tabiri akabinde rakiplerimizin tek tek puan kaybetmesiyle ''Tam Zamanında Diriliş'' sloganına dönüştü. Giresunspor hayal kırıklığı bir futbol ve tartışmalı attığı bir golle kendi sahasında lider Malatyaspor ile 1-1 berabere kalırken, Eskişehirspor ise sahasında Sivas ile oynadığı maçta mahkum bir futbol oynamasına rağmen fark yaratan kaliteli ayakları sayesinde 2-2 beraberliği zor kurtardı. Haftanın en sürpriz sonucu; Ümraniye'de oynanan maçta küme düşme potasındaki Mersin İdman Yurdu'nun 2-2 lik skor ile Ümraniye'den 1 puanı söke söke alması oldu. Böylelikle 5 rakibimizle olan puan farklarını ikişer puan azaltan Göztepemiz Süper Lig yolunda iddiasını arttırdı.


SEZONUN EN KRİTİK MAÇI


Sene başında mutlak şampiyonluk parolası ile başlayan şanlı Göztepemiz tartışmasız bir şekilde son 5 hafta kala ''sezonun en kritik maçı''na çıkacak. Buradan çıkabilecek olası bir galibiyet ile birlikte ivmesini arttırıp içeride oynayacağımız Sivasspor maçını ''sezonun maçı'' haline getirebilir. Bu saatten sonra ipler tamamen bizim elimizde.


YENİ MALATYASPOR KOLAY LOKMA OLMAYACAK


Son 3 haftada 2 mağlubiyet ve 1 beraberlik alarak düşüşe geçen Malatyaspor, Göztepe maçına mutlak galibiyet parolası ile çıkacak. Sezonun ilk yarısında da aynı maçlarda düşüşe geçen Malatya hatırlanacağı üzere Doğanlar stadında Göztepemiz'e 2-0 mağlup olmuştu. O gün erken skor avantajı ve dengeli oyunu iyi kuran takımımız rahat bir galibiyet almıştı.


Maçtan önce kafaları karıştıran takımımızın deplasman karnesi. 4 maçtır deplasmanlarda puan alamıyoruz. Malatya ise içeride oynadığı son altı maçın beşini kazandı. İşin sevindirici tarafı son oynadıkları maçı kaybetmiş olmaları ve 3 maçtır olan performans düşüklükleri.


YILMAZ VURAL: KİMSENİN KAYBETMEYE HAKKI YOK


Olmazsa olmaz maçlar dönemine girdik.Kimsenin kaybetmeye hakkı yok'' diyen Teknik Direktörümüz Yılmaz Vural sözlerine şöyle devam etti: ''Bu takım kafasına taktı bir kere, burada durmayacak!Yarın öbür gün bir gün bu ligden çıkacak! Bizim olduğumuz dönemde bunu başarırsak bu önemli camianın tarihinde olmaktan mutluluk duyacağız. Geçen hafta Allah'tan ne istediysek oldu.Umarım önümüzdeki haftalarda da takılmalar olur. Önümüzdeki 5 maçı kazanırsak 61 puan ile bir üst lige çıkabiliriz.''


Cihan Gençer / Göztepe Dünyası / Çamdibi-İzmir

18 Nisan 2017 Salı

Sevgi emek gerektirir



Sabah saat 5'e kadar börek fırınında çalış gevrek yap, boyoz aç, sonra duşunu alıp ayık kalmak için 2 bira çek, deplasman otobüsüne geç. Uzun zamandır haftada bir Arma uğruna görüştüğün arkadaşlarının hatırını kırma ve 2 bira da otobüste göm. Üstüne muhabbet, muhabbet...

*********************************

  -İş yerine kıçım ağrıyor, başım ağırıyor diye film uydur. Fırrrtt sen maça kaç! Bak çakala... Bir maç için git gel 10  saat yol çekip işten kaytarılır mı be? 
    -Onu siktir et hanım da beni işte biliyor. 

*********************************

Bizimkinin Üniversite'de zaten işler yolunda değil. Üstüne maç gününe Vize sınavı var 2 tane. Geçen de babası aramış posta koymuş! Ulan eşşoğlueşşek! Bu sene de çakarsan o her ay gönderdiğim 400 Lira var ya? Bundan sonra babayı alırsın demiş! Bizim ki mola yerinde tuvalette işerken yine pişmanlıkla karışık dersleri aklına geliyor. Kendi kendine 'Her şey senin uğruna katlanmak boynumun borcu' diyor. 

*********************************

Koltukta bir türlü rahat edemiyorsun. Nasıl edebilirsin ki? Zaten kilo 110 bir de üstüne ayakta platin, sadece stadyuma gidiş 5 saat yol. Deplasman otobüsü bu kardeş. Dur, kalk. Dur, kalk. Yol bitmiyor. Sonuç: 2 kas gevşetici, 3 ağrı kesici. 

*********************************

 -Cepte 5 lira yok, sen git-gel 600 km yol gitmeye kalk! Galiba o meşhur beste şu an vücut buldu kardeş.Mola yerinde paralı tuvalete giremiyorsun. Açık arazide işerken, rüzgardan ayağına eline çiş sıçrarken söylersin artık.
''Bazen cepte kalmadı hiiiiçç...''

*********************************


Geceden ekibi topla deplasmana gidiyoruz diye nevaleleri hazırla. İcabında sabah uyanamam! Aman dükkanda yatalım de; elemanlar sandalayede, kendin de bilardo masasında sız! Mis gibi yatak varken. Nisan ayazı kıçını dondursun yarım saat it gibi titre. Bir bel ağrısı bir boyun tutulması ile otobüste acı dolu devam eden 5 saat  yollar...

**********************************

Bütün haftayı iple çek. Planını programını tamamen maça göre ayarla. Araba kirala, al hanımını çocuğunu ver elini deplasman...
  Yolda boş geçilir mi? İyi baba sendromu üzerine iyi Göztepeli kimliğin var kardeşim. En az en iyi 3 deplasman anısı ve 5 süper maç hikayesi anlatmak zorundasın.

**********************************

Sabah sabah geceden sözleştiğin arkadaşını arıyorsun arıyorsun açmıyor.
    -Allah, allah! Bu adam beni kandırdı maça gidelim diye kendi ortada yok. Biletleri de aldık. Oğlana da bana da! 

**********************************

 Sokağa çıkmadan önce sabahın ayazına hazırlık atkıyı boynuna dolarken, annen yine homurdanıyor:
    -Oğlum sana ne kazandırıyor bu Göztepe? Para mı veriyorlar sana?Öz ananım, bakkala git desem gitmezsin, Göztepe için Bandırma'ya gidiyorsun!

***********************************

...

Tribün envai çeşit 200 den fazla Göztepeli! Ve maç başlıyor...

İnanmışlar Ordusu tribünde, ruhsuzlar takımı sahada!

Cihan Gençer / GöztepeDünyası / Çamdibi-İzmir

13 Nisan 2017 Perşembe

Bandırmaspor'u ya yeneceğiz ya da yeneceğiz



YİNE BİR DEPLASMAN VE YİNE RAKİP BİZE MOTİVE

Haftalardır klasikleşen rakip takımların kendi sahalarında bizimle oynayacağı maçlara dönüm noktası olarak bakması ve haftayı Göztepe seferberliği ilan etmesi geleneği devam ediyor. Bu hafta Bandırmaspor ile oynayacağımız maç öncesi Bandırmaspor Teknik Direktörü Yusuf Şimşek Giresunspor'a deplasmanda 1-0 yenilmesinin ardından istifa etmişti. Dün yerine Mustafa Uğur'u takımın başına getirdiler ve son 7 maçta ligde kalmak için ellerinden geleni yapacaklarını belirttiler. Hemen akabinde bilet satışları başladı. Biletlerin fiyatları 6 TL. Deplasman tribünümüze ise bu fiyat 27 TL. Maçın hafta içi Salı günü oynanacak olmasını eklemeliyiz. Hem de saat 13:00'da! Bu arada ligin ilk döneminde 3-1 öndeyken tam bir hakem faciasına tanıklık ettiğimiz ve 3-3 berabere kaldığımız maçı hatırlatmak istiyorum. O maçta da Feyyaz Uçar teknik direktörlüğe yeni gelmiş, Giresun'la golsüz beraberlik almış ve sonra bizimle berabere kalmıştı. Bizim maça da çok motive çıkmışlar ve 3 gol atıp 2 kere 2 farklı öne geçmemize rağmen maçı bırakmamışlardı. 

YILMAZ VURAL'DAN DEPLASMAN KARNESİNE TEPKİ

Şampiyonluğa oynayan takımların deplasmanda çok daha iyi puanlar çıkarması gerektiğinin altını çizen Teknik Direktörümüz Vural, özellikle yerli oyuncuların deplasmana bakış açılarını eleştirdi. 

''Eğer bu ligi ilk 2 de bitirmek istiyorsak 7 maçta en az 18 puan çıkarmalıyız.'' diyen Vural, böylelikle Bandırma maçı öncesi kendi futbolcularına da basın yoluyla mesajını iletmiş oldu. Kurt Hoca klasik bir yol tercih etmiş olsa da elinden de fazla bir şey gelemiyor zira 9 hafta kala 3 maç üst üste kaybedip şampiyonluk umutları sönmüş bir camiaya o ateşi fitilleyecek kıvılcım olarak geri döndü. Tüm yapılan yanlış transferlerden sorumlu değil. Özellikle devre arasındaki bütün takımın kimyasını bozan transferlerden. Hakkını yemeyelim bu takımı o kurmadı. Yine de Göztepemizde 2 maçta gözle görülür bir defansif anlamda disiplin değişimi söz konusu. Fakat ofansta hala çok eksiğiz. 

BU YIL OLMAZSA SENEYE ÇIKARIZ

Geçen sezon Metin Diyadin'in görevdeyken  lig başında 'Bu yıl olmazsa seneye çıkarız'' diyen başkanımız Mehmet Sepil bu sıralar suskun. Geçen yılki krediyi baştan alan başkanımız bu sezon başında şampiyonluk istiyoruz demişti. Kendisine göre kredisi olmayan bir sezon anlayacağınız.  2. Ligden şampiyon olarak gelirken ise başarının en büyük sahibi taraftar diyen başkanımız Şubat ayında ilk işlerin yolunda  gitmemeye başladığı zamanlar ilginç bir demeç verdi. 

“En büyük sorumlu benim”
“Mehmet Sepil harika başkan ama yanındakiler başarısız” diye bir senaryonun ortaya atıldığını savunan Sepil, “Tüm çalışma arkadaşlarımı seçen benim. Bu başarının ve başarısızlığın en büyük sorumlusu benim. İzmir olarak nasıl şampiyonluğa çıkarız, eleştiriyi nasıl negatif enerjiye çevirmeyiz bunu düşünmemiz lazım” şeklinde konuşmuştu.

Bu vurgu ile beraber acımasız eleştirildiklerinden, İzmir'den yeterli destek alamadıklarından ve takımın da bunlara prim verip eski formundan uzak görüntü sergilediğinden, şampiyon gibi davranmaları gerektiğinden bahseden başkanımız Süper Lige çıkılması halinde Okan Hocayla devam edileceğini söylemişti.

Okan hoca Süper Lige bizsiz çıktı hem de bu sene. İnşallah biz de çıkacağız ve seneye o süper denen ligde oynayacağız. Başarısızlığın en büyük sorumluluğunu kendine başarının ise en büyük payını taraftara mal eden egosuz ve alçakgönüllü bir başkana sahibiz. 

BANDIRMA'YI NASIL YENERİZ

Bu sorunun cevabı çok basit.  Kavga etmeyeceğiz, hakaret etmeyeceğiz. O mu, bu mu suçlu sorularını bir kenara bırakacağız. Kenetleneceğiz ve hedefe hep beraber yürüyeceğiz. Süper Lige doğrudan çıkma hedefine sadece ve sadece 4 puan gerideyiz. Rakiplerimize nazaran daha kolay maçlar oynayacağız. Önümüzdeki her maç final. Nasıl haftalardır rakiplerimiz bizimle oynadığı maçlara ayrı bir motivasyon ve final havasında giriyor ise , Süper Lig yolunda kalan şu 7 maça biz de bu motivasyonla girmek zorundayız. En çok isteyen sahip olur! İlk finalimiz Bandırma'da. Futbolcusu, teknik ekibi, yönetimi, taraftarı, basını, dernekleri tüm camia şunu söyleyeceğiz. Bandırmaspor'u  ya yeneceğiz ya da yeneceğiz.

   Cihan Gençer/ Göztepe Dünyası/ Çamdibi-İzmir


19 Mart 2017 Pazar

Futbol Yürek İşidir

deplasman tribünü görün Göztepe

MAÇA DOĞRU HAFTA İÇİ ANALİZİ
Hafta içi tartışmalı deplasman yasağının kalkması ile birlikte biletler satışa çıkmış ve  Efsane Taraftarlarımız deplasman tribünü yerlerini dakikalar içerisinde tüketmişlerdi. Her ne kadar son 2 haftadaki alınan ağır yenilgiler moralleri çok bozsa da bu önemli maçı kazanarak bir çıkışa geçebileceğimiz inancı herkesin aklındaydı. Hafta içi Pazar gününe kadar olan süreçte gerek taraftarlarımız, gerek tribün önderlerimiz, gerekse teknik ekip, futbolcular ve yönetimimiz bu maçın önemi ve bilinci içerisinde yüksek beklentilerle Pazar gününü getirdik. Eskişehirspor da 6 maçtır galibiyet alamıyor ve bu periyotta kaldıkları zemberekten bu maçta alınan bir galibiyetle çıkmak istiyorlardı. Eskişehirspor taraftarları da neredeyse tüm biletleri tüketerek bu inanca ortak oldular. Her iki takım da bu maça hayati önem vermekteydi.

MAÇ ÖNCESİ STADYUM
Maç öncesi tribünlere bakılacak olursa Süper Ligi kıskandıracak görüntülere sahne oldu. Efsane taraftarlarımız saatler önce stadyumda yerlerini aldı ve maç başlayana kadar nasıl deplasman tribünü yapılır dosta düşmana gösterdi. Eskişehir halkı da aynı şekilde takımlarını yalnız bırakmadı ve neredeyse stadyumu fullediler ve tribün şovları ve görselleri  harikaydı. 

TAKTİK ŞOKU
Maç başlarken kadro ve taktikler açıklandığında deyim yerindeyse bir şok yaşandı. 3-5-2 ye benzeyen fakat tek forvet ve sağ kanatlı enteresan bir diziliş ile Göztepe'yi sahada gördük. Okan Buruk takım da Halil'in cezalı olması ve kadro kurma sıkıntısından dolayı böyle bir riski belli ki almıştı. Eskişehirspor ise sahaya 4-1-4-1 dizilimi ile çıkmıştı. 

MAÇ ÖZETİ
İlk düdükten itibaren orta saha mücadelesi ile başlayan mücadelede ki sessizlik Eskişehir'in ilk ciddi atağında defansımızın inanılmaz koordinasyon ve çevre kontrolü fakirliği sayesinde garip bir gol ile sonuçlandı. 6. dakika da Erkan Zengin'in önüne düşen beleş top düzgün vuruşu sayesinde ağlarla buluştu. Gole karşı tepkisiz kalsak da 20. dakikadan sonra ilk defa 3 top yaparak bir gol pozisyonuna girdik ama kaleci ile karşı karşıya kalan Tanju beceriksiz bir vuruşla topu direğe nişanladı. Bu pozisyon da takımımız adına maç boyunca tek ciddi pozisyon oldu. Eskişehirspor ilk yarının sonuna doğru sağ kanattan Canberk'in elle oynaması ile bulduğu çift vuruşu iyi değerlendirdi. Erkan zengin uyuyan defansımızın önüne öyle bir orta yaptı ki oyuna yeni giren genç oyuncu Dorukhan koşarak harika bir kafa vuruşu yaptı ve Günay'ın kapattığı köşeden golü yaptı. İlk yarıyı 2-0 geri de soyunma odasına girdik. 

İkinci yarı beklentilerin aksine daha tepkisiz ve kaderine razı bir oyun sergiledik. Hiç bir ikili mücadeleyi kazanamadık. Rakip yarı alanda 3 pas yapamadık. Haliyle Eskişehirspor kontrollü oynamasına rağmen 2 gol daha buldu. Bu gollerin 3.süne ayrı bir parantez açmak gerekir. Formsuzluk abidesi haline gelen Günay bu maçta da yaptı yapacağını. Öyle basit bir pozisyonda hata yaptı ki ekranları başında ve stadyumdaki bütün Göztepelilerin saçını başını yoldurttu. Çok rahat bir pozisyonda topu taca atmak varken topu Ofoedu'nun kıçına nişanladı ve top Ofoedu'nun önüne düştü. Canberk'i de çok rahat bir çalımla geçen  oyuncu belki de hayatının en rahat golünü attı. 3-0 dan sonra Göztepeli oyuncular bitse de gitsek modundayken Eskişehirli oyuncular ise ikili averaj derdindeydiler. Zaten amaçlarına ulaştılar. Yenilebilecek en dandik korner golünü yedik ve sahadan 4-0 mağlup ayrıldık. 

BUNDAN SONRA NE YAPILMALI
Tüm olumsuzluklara ve alınan kahredici mağlubiyetlere rağmen hala Süper Lig'e çıkabilmek için önümüzde  bir sürü maçlar var. En önemlisi rakiplerimizle oynayacak olmamız. Bir an öncde kenetlenip hedefimiz doğrultusunda ilerlemeliyiz. Alt tarafı Sivaspor'dan 3 puan gerideyiz ve hala geç değil. Alınabilecek üst üste 3 galibiyet halinde Süperlig hedefimizi gerçekleştirebiliriz. Bu periyotta inançsız ve yüreksizleri ayıklamak gerekir ve derhal bu yapılmalıdır. Teknik kadro değişikliği mi veya kadro dışılar mı olacak hemen bu hafta olmalıdır. Aksi halde bu gidişat böyle devam eder ve playoff dışında kalırız. Saygılarla...

                                  Cihan Gençer/ Göztepe Dünyası / İzmir-Çamdibi

22 Ocak 2017 Pazar

Top yuvarlak #GöztepeDünyası

göztepe antepspor

Bugün Büyükşehir Gaziantepspor maçına başlamadan önce Göztepe olarak bütün camianın aklında tek bir şey vardı: Galibiyet! Bazı maçlar vardır, bittikten sonra hiç bir şey yazmak istemezsin. İşte o maç bu maçtı arkadaş. İnanın yazı nereye gider bilmem. Bu kaybedilen iki puanı açıklamak için aslında o kadar çok söylenecek şey var ki bugün konuşmaktan ziyade susmak galiba en iyisi olacaktır. Şimdi maçtan çıktık ve eve geldim. Forumlara ve sosyal medya sitelerine hızlıca göz attım ve klişelerle karşılaştım. Nedir bunlar?

Hoca takımı okuyamıyor...
Hakem allah belanı versin...
Saha zemini çok kötüydü...
Futbolun katili Türk hakemleri...
Ruhsuz Futbolcular...
Yönetim uyuyor...
Hay ben böyle şansın ta....
Bu takım şampiyon olamaz...
Kanser ettin bizi Göztepe...
Gençliğimin katilisin Göztepe...
Canın sağ olsun Göztepem...
Top yuvarlak işte...

Genelinde bakıldığında hemen hemen bütün aktörlere bir sitem ve isyan var. Kimisi de alttan alıyor.
Ne diyelim arkadaşlar siz de seçin birini... Ben de kendi klişemi seçtim bu arada

Lig uzun bir maraton...

                           Cihan Gençer / Göztepe Dünyası / Çamdibi İzmir


15 Ocak 2017 Pazar

Resmen Cepten Yedik

Göztepe Denizli maçı

Mutlak şampiyonluk parolası ile başladığımız bu sezonda 17. haftaya gelirken, içeride oynadığımız bir maçı ilk defa kaybettik. Bu hafta rakiplerimizin kaybettiği puanlar neticesinde taraftarlarımız bu maç başlamadan önce galibiyete umutla ve garanti gözüyle bakarken, 4 hafta boyunca oynayacağımız İzmir maçlarından başarı ile sıyrılıp puan farkını açarak takımımızın lige ağırlığını koymasını umuyorlardı. Belki klasik bir tabir ama maalesef olduk! Puanları Resmen Cepten Yedik...




Maç Öncesi Atmosfer
Maç öncesi geçen hafta Bayraklı Adliye yakınlarında gerçekleşen kalleş terör saldırısında kahramanca şehit olan polisimiz Fethi Sekin unutulmadı ve Maraton tribününde kahramanın maskesini herkes taktı. ''Şehitler ölmez Vatan bölünmez'', ''Mustafa Kemal'in askerleriyiz''. Sloganları maç öncesi stadyumu inletti. Denizlispor taraftarları ile ortak tezahüratta Fethi Sekin adına atılan sloganlar milli birliğimizi yansıtır nitelikteydi. Göğüslerimiz kabardı.

İzmir Marşı ile Başladık 
Maça başlarken bütün stadyum İzmir marşı ile ilk düdüğü getirdik. Atmosfer tek kelime ile harikaydı. Herke ayakta ve gurur ile Marşımızı okurken içinde bulunduğumuz kaosa da tarihi bir cevap niteliği taşımaktaydı. Çoluk çocuk genç yaşlı herkes çoşkuyla, kimi atkıları kimi bayrakları ile oradaydı. Maç boyunca Göztepemiz adına en istekli olan kesinlikle taraftarlarımızdı ama sahadaki oyuncularımızda müthiş bir konsantrasyon kaybı ve mental düşüklük bariz gözle gözükmekteydi. Buna rağmen ilk yarıda yarattıkları bir kaç fırsattan yararlanamadılar ve Denizlispor ilk yaptığı  düzenli atakta golü buldu. Devreye girilirken 1-0 geride olmamıza rağmen 2. yarı için umutlar tazeydi. 

Tayfur, Tayfur
Tayfur geçen yıl ki başarılı geçirdiği sezonun performansını bu yıl Göztepe'de maalesef yakalayamadı. İlk yarı çok tepki çeken genç futbolcu ikinci yarı attığı kafa golü ve hemen arkasından yaptırdığı penaltı ile maçı lehimize 2-1 çevirebildi. Moral bulan Tayfur ikinci yarı bu yaptıklarından sonra ayakları daha iyi yere basan bir görünüm içindeydi. Eğer bu maçı galibiyet ile tamamlayabilseydik, bu hafta herkes onu konuşacaktı. 

80. dakikadan sonra kabus başladı
Öncelikle şu konuda sanırım herkes hem fikir. Şampiyonluğa oynayan bir takım 2-1 önde iken son 10 dakikada kendi sahasında 3 gol yiyip maçı kaybetmez! Ne olduysa oldu ve başımıza bu en kötü senaryo geldi. Ne taktik ne de teknik konulara hiç değinmek istemiyorum. Fakat bugün takım halinde ikinci yarının ilk 20 dakikası hariç bu maçta sahada bütün futbolcular döküldü.

Yeni transferler takım kimyasını etkilemiş
Devre arasında geçen yıl yaptığımız gibi önüne geleni almaktansa nokta atışı transferler yapıldığı söylenebilir. Fakat unutmayalım ki bu takımı 16. haftaya kadar lider olarak taşıyan takım yine bu takımdı. Her mevkide farklı alternatiflerin olması bir takım adına kazançtır ama yeni gelen transferlerin defans ve kanat oyuncularımızın kafasını karıştırdığı aşikar. Bugün gerçekten kötü oynadılar. 

Son Söz
Evet Eskişehirspor'a bu hafta liderliği kaptırdık. Evet daha 17. haftadayız ve önümüzde bir 17 hafta daha var. Ben geleceğimizin üzerinde bir karabulut görmüyorum. Bugün sadece İzmir'de hava parçalı bulutluydu. İzmirimizin havası malum!  Mart'tan sonra çiçekler açar böcekler konar, güneşli günler görülür. Takım kimyamızın da bu paralelde olacağını düşünüyorum. Saygılarla...

                                    Cihan Gençer / Göztepe Dünyası / İzmir Çamdibi